31 Temmuz 2016 Pazar

Sudan Devleti



  Afrika'nın doğusundaki Sudan'ın kuzeyinde Mısır, doğusunda Kızıldeniz ve Habeşistan, güneyinde Kenya, Uganda ve Kongo olup, batısında da Çad ve Libya devletleri bulunur. Halkının %82'sini Hanefi, Maliki ve Şafii mezheplerine mensup Müslümanlar oluşturur. Başkenti Hartum-Omdurman (Ümmü Derman) şehri olup, resmi dili Arapça ve İngilizcedir.

  Hazreti Ömer devrinde Mısır fethedildikten sonra Müslümanlar, güneye doğru yayılmaya başladı. Hazreti Osman devrinde, Mısır Valisi Abdullah bin Saad bin Ebi Serh kumandasındaki bir İslam ordusu Sudan'a karşı savaş ilan ederek Sudan'daki Dangola hükümdarını bir hayli sıkıştırdı. Neticede, 600 yıl kadar sürecek olan bir barış anlaşması, 652 yılında imzalandı. Bu anlaşma gereğince Dangola sultanı, ülkesindeki Müslümanları himaye edecekti.

  1272 yılında Sudan'daki krallık, Mısır ile bozuşunca Sudan kralı, Mısır'daki Kölemenler devletine taarruz etti. Fakat, yenilgiye uğrayarak geri çekilmek mecburiyetinde kaldı.

  1316 yılında Sudan Kralı Abdullah bin Sanbu, İslam dinini kabul ederek ülkeye Müslüman Arapların gelip yerleşmelerine müsaade etti.

  1820 yılında Osmanlı İmparatorluğu'nun Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa, Sudan'a bir ordu sevkederek ülkeyi zapt ve Hartum şehrini başkent yaptı. Sonra ülkeyi muhtelif bölgelere ayırarak her bölgeyi birer müdür ile idare etmeye başladı.

  Mehmet Ali Paşa'nın vefatından sonra, ülkenin sosyal durumu oldukça bozuldu. Bundan dolayı Sudan'da lağvedilen köle ticareti yine yapılmaya başlandı.

  1874 yılında Mısır hıdivi İsmail Paşa, güney Sudan'ı ıslah etmek için buraya, İngiliz generali Gordon'u vali olarak gönderdi. Gordon, ülkede birtakım ıslahat hareketlerine hemen girişti.

  1881 yılında Sudan'da Muhammed bin Ahmet adında Kadiri tarikatına mensup bir dini lider, Mehdi olduğunu ilan ederek Mısır'a ve dolayısıyla Türk idaresine karşı ayaklandı. Üzerine gönderilen bir Mısır ordusunu yendikten sonra 1883 yılında Batı Sudan'a hakim oldu. Sonra isyanı, doğu Sudan'a sıçrattı. Mehdi'nin kuvvetleriyle Hartum'da çarpışan General Gordon öldürüldü. Bunun sonunda Sudan'daki Mısır kuvvetleri teslim oldu.

  Mehdi Muhammed bin Ahmet, 1885 yılında vefat edince, yerine oğlu Abdullah bin Muhammed geçti.

  Mısır'a hıdiv olan 2. Abbas Hilmi Paşa, 1896 yılında İngiliz generali Kitchener kumandasında bir Mısır ordusunu Sudan'a sevketti. Bu ordu, Dongola'yı geri almaya muvaffak oldu. Sonra, Abdullah bin Muhammed'in üzerine hücum ederek, 1899 yılında onu, Ümmü Derman şehri önlerinde bozguna uğratıp kaçırttı. Ve Abdullah'ın peşini takip ederek aynı yıl içinde Abdullah'ı öldürttü.

  1899 yılında Mısır ve İngiltere, aralarında bir anlaşma yaparak Sudan'da müşterek bir idare kurdular. Bu idare, 1924 yılına kadar iş gördü. Bu yıl, Sudan genel valisi olan İngiliz, Kahire şehrinde öldürülünce, Sudan'da tekrar karışıklıklar çıktı. Bunun üzerine Mısır askeri Sudan'dan tamamen çektilerek buraya İngilizler yerleşti.

  1936 yılında Mısır ile İngiltere arasında yapılan bir anlaşma ile Sudan'da refahın sağlanmasına karar verildi. Bunun sonucu olarak 1938 yılında Sudan'da ilk siyasi parti olan Mezunlar Kongresi kuruldu.

  Daha sonra 1944 ile 1951 yılları arasında mahalli hükümet meclisleri ihdas edildi. Böylece idarenin Sudanlılaşmasına çalışıldı. Bu zaman içinde Sudan'da bulunan Mirgani tarikatı ile Mehdi tarikatı arasındaki rekabet de hızla artmaya başladı.

  Neticede iki tarikat mensupları, 1951 yılında birbirleriyle çatışmak mecburiyetinde kaldılar. Bundan istifade eden Mısır Kralı Faruk, aynı yıl içinde Mısır'ın Sudan üzerinde hakimiyeti olduğunu iddia ederek, İngiltere ile yapılan 1936 Dostluk Anlaşmasını tek taraflı olarak bozduğunu ilan etti. Mısır parlamentosu da Kral Faruk'u, Mısır ve Sudan kralı olarak kabul ve ilan etti.

  Bu değişikliği İngiltere kabul etmedi. Mısır'a, 1899 müşterek anlaşması gereğince hareket etmelerini teklif etti. İki taraf bu mevzuda da anlaşamayınca, iş uzamaya başladı. Fakat, 1952 yılında Mısır'da yapılan bir ihtilal Faruk iş başından uzaklaştırılınca, yerine gelen yeni hükümet, İngiltere'nin isteğini kabul edip, iki tarafın kontrolü altında Sudan'da seçimlerin yapılmasına karar verdiler. Ve 1953 yılında Sudan'da seçimler yapıldı. Ertesi yıl, yani 1954 yılında ilk parlamento açıldı. Seçimi kazanan partiyi beğenmeyen Mehdi tarikatı, başkente doğru yürüyüşe geçti. Bu durum karşısında iktidar, kurnazlığa başvurarak müstakil bir siyaset yolu takip etti.

  1955 yılında İngiliz ve Mısır planları bir kenara itilerek, Sudan'da bağımsızlık ilan edildi. O zamana kadar Sudan'ı işgal altında bulunduran her iki ülke, bu durum karşısında hiçbir şey yapamayarak askerlerini Sudan'dan geri çektiler. Nihayet 1 Ocak 1956 tarihinde Sudan, resmen bayrağını semalarda dalgalandırdı. Ve aynı yıl, bütün siyasi partilerden kurulu bir hükümet meydana getirilerek siyasi çatışmalardan doğan ekonomik düzensizlik giderilmeye çalışıldı. Bu hal iki yıl kadar devam etti.

  Ülkede, Mehdi ve Mirgani taraftarları iç meseleler ve dış siyaset bakımından çatıışma halini hala devam ettirdiklerinden hükümet, 1958 yılında iktidarı orduya devretmek mecburiyetinde kaldı. Siyasi karışıklıklardan bezen halk, bu hareketi olumlu karşıladı. İş başına gelen askeri hükümet, ilk iş olarak dış siyasette bağımsızlığını ilan etti. İçte de siyasi partilerin hepsini kapattı.

  Askeri hükümet, 1959 yılında Asuan Barajı'ndan istifade etmek için Mısır ile bir anlaşma yaptı.

  1969 yılında, Sudan'da iş başında bulunan askeri idare işbaşına geldiğinden beri, geçen 11 yıl içinde pek bir şey yapamadığından, ülkede yeni bir ihtilal yapılarak sosyalist düzen kurmak isteyen subaylar idareyi ele aldılar.

  1971 yılının Temmuz ayında komünist subaylar, sosyalistlere karşı bir ihtilal hareketine girişerek, ancak üç gün kadar Sudan'a hakim olabildiler. Üç gün sonra, eski ihtilalciler mukabil bir darbe ile komünistleri işbaşından uzaklaştırıp tekrar idareyi ellerine aldılar. 1969 yılından beri iktidarı elinde tutan Cafer En-Numeyri yine başkan olarak Sudan'ı idare ettirmektedir.

0 yorum: